“AVCILAR ÖKSE”YE, “YEM” KOYUP AVLAR!..”
“AVCILAR ÖKSE”YE, “YEM” KOYUP AVLAR!..”
(“Malûmlar”a “Taşlama”, mısra-mısra haşlama):
ALİ KAYIKÇI DEREBAHÇELİ
Saygıdeğer Okuyucularımız!..
Bilindiği üzere, asırlar önce şâirlerimiz “Nâmert belli değil, mert belli değil” diye çağırıp çığırırken bugün bizler, “gâvur belli değil, Türk belli değil” deme noktasına gelmiş bulunuyoruz.
Sebebine gelince şimdilerde; şöyle bir (özellikle de büyükşehirlerin) cadde-sokaklarına, çarşı-pazarlarına baktığımızda, ister sesli ister sessiz “Bizim kızlar turist olmuş, gâvur gibi geziyorlar” diye söylenmiyor muyuz?
Diyoruz ve de bu his ve düşüncelerle kaleme aldığımız aşağıdaki mısralarımız ile Sizleri başbaşa bırakalım istiyoruz. Kalbî sevgi ve saygılarımızla…
= = = ( – 1 – ) = = =
Bilinen bir “gerçek”tir, şaşmaz bir “kural”:
“Avcılar ökse”ye, yem koyup avlar!..
“Fettan kadınlar”da, “cilve-naz” derhâl;
“Ağ” örmeye görsün, “hovarda” tavlar;
“Aile” çözülür, başlar “izmihlâl!..”
“Müzik” ile “alkol”, “örse”nin özü;
“LGBT” derler, “dinsiz”in gözü;
“Festival… Festival…”, “ateş”in közü!..
“Avcılar ökse”ye, yem koyup avlar;
Coşturur “aygır”ı, dürter “öküzü!..”
“Batı’nın modası: Aç-aç daha aç”;
Bir “kulaç”tı etek, “karış”a muhtaç;
Cadde-sokak yaban, ev-ocağa kaç!..
“Avcılar ökse”ye, yem koyup avlar;
“Kız/kadın güreşi”, “futbol ligi/maç!..”
“Bâtıl’ın modası: Şorttu/minisi”;
“Ahlâkî çöküntü: Cehennem sisi”;
“Cep tel”e koymuşlar, “çıplak penisi!..”
“Avcılar ökse”ye, yem koyup avlar;
“Bar” ile “pavyonlar”, “ker…ne” yenisi!..
“Batı’nın modası: Özgür, özgürlük”;
“Kural tanımazlık, hayâsız/hürlük”;
“Düşeni görmemek, bakar bi körlük!..”
“Avcılar ökse”ye, yem koyup avlar;
“Sauna salon”da, seksi “masörlük!..”
“Bâtıl’ın modası: Deist-Ateizm”;
“Tanrı tanımazlık”, “cinsel feminizm”;
“Banka kartlı” artık, yeni “komünizm!..”
“Avcılar ökse”ye, yem koyup avlar;
“CeHaPe” doğurdu, yeni “Kemalizm!..”
KAYIKÇ’Ali der ki, şu “Sosyal Medya”;
RTÜK naçar kalmış, sözde bir “set ya”;
“Cep-tel”den akıyor, pislikler “net ya!..”
“Avcılar ökse”ye, yem koyup avlar;
“Ağ” örmeye görsün, nefisten tavlar!..
= = = ( – 2 – ) = = =
“Bizim Kızlar: Turist olmuş”, “gâvur” gibi geziyorlar;
“Baldır-bacak: Fora yelken”, “göbek açıp” süzüyorlar;
“Anne-baba: Razı herhâl”, “nineleri” üzüyorlar!..
“Yerli-yaban: Seçilmiyor”, “bizden” desen “şahit” ister;
“Nüfus kaydı: Din/îmân” yok, bir “alâmet” olsun göster!..
“İsim” desen o da “dandik”, “düzmece”nin “dik âlâsı”;
“Edâ/Tavır”, kırk kat yaban; “giyim-kuşam: baş belâsı”;
“Eğitimi: Millî” değil; bir asırdır, yok “halâsı!..”
“Yerli-yaban: Seçilmiyor”, “bizden” desen “şahit” ister;
“Nüfus kaydı: Din/îmân” yok, bir “alâmet” olsun göster!..
“Yeme-içme: Avrupaî”; “besmele” yok, “hamd etmek” yok;
“Kırk bir çeşit yiyicek” var, “tam buğday”dan bir “ekmek” yok;
“Ana-ata” gelsin diye, birkaç dak’ka “bekletmek” yok!..
“Yerli-yaban: Seçilmiyor”, “bizden” desen “şahit” ister;
“Nüfus kaydı: Din/îmân” yok, bir “alâmet” olsun göster!..
“Moda” desen “yerli”si az, “yazılısı; Sanki bir farz”;
Bir de “dövme” yaygınlaştı, “kol-bacakta yeni bir tarz”;
“Banka kartlı: Alış-veriş”, unutuldu< gitti o “karz!..” “Yerli-yaban: Seçilmiyor”, “bizden” desen “şahit” ister; “Nüfus kaydı: Din/îmân” yok, bir “alâmet” olsun göster!.. KAYIKÇ’Ali şaşma buna, yıllar yılı bu “ekildi”; “Tanzimat”la başlar döndü, “akıl”a “bâtıl” dikildi; “Millî-mânevî değerler”, “şehirden köye” çekildi!.. “Yerli-yaban: Seçilmiyor”, “bizden” desen “şahit” ister; “Nüfus kaydı: Din/îmân” yok, bir “alâmet” olsun göster!..