
EL: SECDE”YE!..
DEREBAHÇELİ/ALİ KAYIKÇI
“İBLİS HUYLU” OLMA SEN, “NAMÂZA GEL: SECDE”YE!..
* “Ve o zaman meleklere: ‘Âdem’e secde edin!’ dedik, hemen secde ettiler. Yalnız İblis dayattı, kibrine yediremedi, inkârcılardan oldu.” (Kur’ân-ı Kerîm; Bakara Sûresi, âyet 34)
* “Allah: ‘Ey İblis! O benim kudretimle yarattığıma secde etmene ne engel oldu? İstikbar mı gösteriyorsun yoksa?/Kibirlenmek mi istedin? Yoksa yüksek derecelerde bulunanlardan mı oldun?’ dedi.” (Kur’ân-ı Kerîm; Sâd Sûresi, âyet 75)
* “Sizi Sakar’a (Cehenneme) sokan nedir? O mücrimler derler: ‘Biz namâz kılanlardan değildik!” (Kur’ân-ı Kerîm; Müddessir Sûresi, âyet 42-43)
* “…namâz, mü’minler üzerin belirli vakitlerde yazılı bir farzdır.” (Kur’ân-ı Kerîm; Nisâ Sûresi, âyet 103’ten)
* “Allahü teâlâ ve melekleri Peygambere (Muhammed aleyhisselâma) salât ederler. Ey mü’minler! Siz de O’na salât ediniz.” (Kur’ân-ı Kerîm; Ahzâb Sûresi, âyet 56)
* “(Resûlüm), Sana vahyolunan Kur’ân-ı Kerîmi oku. Salâtı, şartlarını yerine getirerek kıl. Çünkü salât, insanı dînin ve aklın kötü gördüğü şeylerden men eder, alıkor. (Kur’ân-ı Kerîm; Ankebût Sûresi, âyet 45)
* “Secde: Boyun büküş ve eğilme demektir. Bu hâliyle secde; insan, hayvan ve cansızlarının tamamanı kuşatan bir faaliyettir.” (Sözlük) “Secde; yalnız kâbe’ye karşı Allahü teâlâ için yapılır. Kâbe için yapılmaz.” (İbn-i Âbidin “r. aleyh”)
* “Gadab (Gazab): Hiddet, öfke, kızgınlık: “Gadab, şeytânın vesvesesinden hâsıl olur. Şeytan, ateşten yaratılmıştır. Ateş, su ile söndürülür. Gadaba gelince, abdest alınız.”; “Gadaba gelen kimse, ayakta ise otursun. Gazabı devam ederse, yan yatsın!”, “Birinin evi önünde nehir olsa, hergün beş kere bu nehirde yıkansa, üzerinde kir kalır mı? İşte, beş vakit salâtı kılanların da, böyle küçük günâhları afv olunur.”, “Kıyâmette kulun ilk sorguya çekileceği ibâdet namâzdır. Namaz düzgün ise, diğer amelleri kabul edilir, düzgün değilse, hiçbir ameli kabul edilmez.”, “Salât, dînin direğidir, terkeden dînini yıkmış olur.”, “Kasten (mazeretsiz) namâz kılmayanın diğer amellerini Allahü teâlâ kabul etmez. Tevbe edinceye kadar Allah’ın himayesinden de uzak olur.”, “Ey insanlar! Ben size önünüzde müthiş bir hesap günü var. Allah’a inanın ve hayâtınızı O’nun istediği şekilde yeniden düzenleyin!..” (Hz. Muhammed “sallallahü aleyhi ve sellem”)
S
aygıdeğer Okuyucularımız!..
“Doç. Dr. Yaşar Nuri Öztürk” tarafından hazırlanmış ve “Hürriyet Gazetesi” tarafından da okurlarına, 1990 yılında “Ramazan Hediyesi” olarak verilmiş “Kur’ân-ı Kerim Ansiklopedisi” isimli 352 sayfalık bir kitapta “namâz” için “meditasyon”, “mistik karakter”, “estetik spor”, “sosyo-psikolojik gösterge/disiplin”, sosyolojik mucize”, “günlük hayat pratiği”, “asgari müşterek”, “mekanik hayattan hürriyete kaçış” gibi yabancısı olduğumuz ifâdeler/tanımlar yanında “meleküt alemine yükselmek”, “dua”, “salât”, “kulluk tavrının esası”, “şefaat” ve “huşu” gibi kelimeleri ise doğru ve yerinde kullandığını da görüyor ve başta O’nun benzer yanlışlarına kanıp “sapıtanlar” olmak üzere bilcümle “bînamâz/beynamâz” kişilere seslenmek istiyor ve dahi şunları diyoruz:
= = = (***) = = =
“İblis huylu” olma Sen, “Sakar” Seni bekliyor;
Rabbim emri: “Salât”tır, “Namâza gel: Secde”ye!..
“Nefis” onun kölesi, “isyân-günâh” ekliyor!..
“5 vakit kaçak” olmak, sonu varır “nereye?”;
“Nâr-ı Cahîm” yol gözler, oraya itekliyor!..
“Harpte bile 5 vakit”, “emir” aynen “cârî”dir;
“Takdim-tehir”e ruhsat, “Kul: Rahmân’ın yâri”dir;
“Âyet: Hakk’ın kelâmı”, “tilâvetçi kârî”dir!..
“İblis huylu” olma Sen, “Namâza gel: Secde”ye;
“Binamâzlık” şeytânlık, ondan gelir; “sârî”dir!..
“12 farz” namâzda, “kıyâm-rükû” namâzda;
“Allah-Peygamber-Melek” ve “insan” bu niyâzda;
“Her rek’atte Fâtiha”; hem sünnette, hem farzda!..
“İblis huylu” olma Sen, “Namâza gel: Secde”ye;
Her bir vakit “ezân” var, koca kürre-i arzda!..
Ne “gösteri”, ne “spor”; o, “Rabbimiz emri”dir:
“Kulluğun bir gereği”, o’ndan çalan “cimri”dir;
“Nâr-ı Cahîm: Ateş”tir, bâzen de “zemherî”dir!..
“İblis huylu” olma Sen, “Namâza gel: Secde”ye;
Emre uyan “Müslüman”, “tehlikeden beri”dir!..
KAYIKÇ’Ali diyor ki: “İblis huylu” olma Sen;
“Ahd-ü mîsâk”ın neydi? Onu “tekrar” eylesen;
“5 vakit”te “40 rek’at”, “Fâtiha”yla birlesen!..
“Namâza gel: Secde”ye!.. Sonu varır nereye?
“Müezzin: Dâvet” etti; Sen de bi “Lebbeyk!” desen!..