DÜNYA OKUMA YAZMA GÜNÜ
Her yıl 8 Eylül, dünya genelinde “Dünya Okuma Yazma Günü” olarak kutlanmaktadır. Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) tarafından 1967’de ilan edilen bugün, toplumların gelişiminde okuryazarlığın hayati önemini vurgulamayı amaçlamaktadır.
Ne güzel, değil mi? İnsanlığın geldiği noktaya bakın: Çoğumuz okumayı biliyoruz, yazmayı da. Hatta kimilerimiz imza atarken süslü kıvrımlar ekliyor, parmaklarımız ekranlarda sonsuz bir hızla kayıyor. Okuryazarlık oranlarımız yükseliyor, istatistikler göz kamaştırıyor.
Ama bir sorum var: Ne kadarını gerçekten okuyoruz?
Gazeteleri mi, yoksa sadece başlıklarını mı?
Kitapları mı, yoksa sosyal medyadaki üç cümlelik alıntıları mı?
Birbirimizi mi, yoksa sadece kendimizi mi?
Okumayı öğrendik ama anlamayı unuttuk. Yazmayı öğrendik ama hissetmeyi unuttuk.
Bugün pek çoğumuz kelimelerle boğuşuyoruz; cümle kuruyoruz ama vicdan kuramıyoruz, satır aralarını görüyoruz ama insanı göremiyoruz.
Ne tuhaf, değil mi? Dünyada milyonlarca insan hâlâ okuma yazma bilmediği için hayattan dışlanıyor; öte yandan biz, harfleri tanıyor ama kalpleri tanımıyoruz. Sahi, okuryazarlık sadece harfleri çözmek midir, yoksa insanı anlamak mıdır?
Okuryazarlığın Önemi
Okuma ve yazma becerisi yalnızca bireysel bir kazanım değil; aynı zamanda bir toplumun sosyal, kültürel ve ekonomik kalkınmasının da temel taşıdır. Okuryazarlık, bilgiye ulaşmayı, eleştirel düşünmeyi, kendi haklarını savunabilmeyi ve katılımcı bir vatandaş olabilmeyi mümkün kılar.
Okuma yazma bilmeyen bireyler çoğu zaman eğitim, sağlık ve iş fırsatlarından yararlanmakta zorluk çeker. Bu nedenle okuryazarlık, eşitlik ve adaletin de anahtarıdır.
Türkiye’de Okuryazarlık
Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren Türkiye’de okuryazarlık oranını artırmak için önemli adımlar atılmıştır. Halk eğitim merkezleri, köy enstitüleri ve yetişkinlere yönelik okuma-yazma kursları bu alandaki en önemli çalışmalardan bazılarıdır. Günümüzde okuryazarlık oranı yüksek olsa da, özellikle kadınlar ve kırsal bölgelerde yaşayanlar için hâlâ destekleyici projelere ihtiyaç vardır.
Dijital Çağda Okuryazarlık
Artık yalnızca harfleri tanımak ve cümle kurmak yeterli değildir. Günümüz dünyasında dijital okuryazarlık, medya okuryazarlığı ve eleştirel düşünme becerileri de en az temel okuma-yazma kadar önem taşımaktadır. Bu nedenle eğitim sistemleri, bireyleri sadece yazılı metinleri okumaya değil, aynı zamanda dijital dünyayı da bilinçli ve güvenli kullanmaya hazırlamalıdır.
Sonuç
Okuma yazma bilmek, bireyin hem kendine hem de topluma açılan en değerli kapısıdır. Dünya Okuma Yazma Günü, bizlere bu temel hakkın herkes için erişilebilir olması gerektiğini hatırlatır. Çünkü bir toplumun gerçek gücü, okuyan, düşünen ve üreten bireylerden oluşur.
Bilgiyi kesersen yeteneğin kaybolur… Boş sayfalara bakarak sonsuzlukta kaybolmayalım.
Bugün, SASAD Samsunlu Sanatçılar Derneği, ilk adım Kent Konseyi ve Samsun Yazarlar Derneği tarafından organize edilen, Yabancılar Pazarı karşısındaki Kalem Park’ta “Kitabını Al Gel” birlikte okuyalım etkinliği yapılacaktır.
Bu güzel etkinliğe öğrenciler, STK temsilcileri ve vatandaşlarımız davetlidir.
Bendeniz de orada olacağım.
Görüşmek üzere,
Baki selamlar…